Özel Eğitimde Gecikmiş Konuşma

alt

Türkiye’de her yıl doğan çocuklardan azımsanmayacak bir kısmı diğerlerinden farklı bakım, ilgi, eğitim ve sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyar. Bunların büyük çoğunluğu engelli çocuklardır. Bu grup içinde en yaygın güçlük grubunu “dil ve konuşma güçlüğü olan çocuklar” oluşturur.

Sevgili aileler;

Büyük bir olasılıkla kendi kendinize “Neden benim çocuğum?’’ diye soruyor ve ona yardım etmek için neler yapabileceğinizi bilmek istiyorsunuz. Kapıldığınız endişeler sizi de korkutabilir. Bunları hissetmeniz gayet doğaldır.Hissettikleriniz; bu durumla karşılaşan birçok anne ve babanın ilk hissettiklerinden farklı değildir.
Çocuklarınız için profesyonel yardım tabii ki gerekmektedir.Ancak siz,bu süreçteki en önemli kişisiniz.

GECİKMİŞ KONUŞMA NEDİR?
Çocuğun konuşması yaşından beklenenden çok geri ya da konuşma gelişimi açısından çok daha yavaşsa, o çocuğun konuşması gecikmiş konuşma olarak adlandırır.

GECİKMİŞ KONUŞMAYA NE YOL AÇAR?
Eğer çocuğun çevresinde ilgisini çeken, dil ve konuşma gelişimini destekleyen bir ortam yoksa,dil gelişimi daha yavaş olabilir.Bu konudaki uyarıcıların yetersizliği, uyarım eksikliği konuşmada gecikmeye yol açabilir. Çocuklar yetişkinlerle ve yaşıtları ile birlikte oynamak isterler. Yetişkinlerde çocukların bu özelliğini dikkate alarak onlarla oyun oynamaya, konuşmaya uygun ortamlar yaratmalıdırlar… Çocuğun ait olma, sevme ve sevilme, kabul edilme gibi gereksinimlerinin giderilmemiş olması duygusal yoksunluğa yol açabilir.

Gecikmiş Konuşmanın Olası nedenleri:

-Zihinsel yetersizlik
-Yarık damak, tavşan dudak
-Fiziksel yetersizlik, işitme kaybı ve görme özrü
-Uzun süreli hastalıklar ve çocuğun sık sık hastalanması
-Çocuğun ilgi çekici, dil ve konuşma gelişimini destekleyen bir ortamdan yoksun olması, uyarıcıların yetersizliği
-İki dil konuşulan ev ortamı
-Baskıcı aile tutumu
-Düşük sosyoekonomik düzey
Ancak tüm bu etkenler varolmadığı halde yine de çocuk konuşamıyor olabilir.

Gecikmiş Konuşmanın Belirtileri:

-Kısıtlı sözcük dağarcıkları vardır. Ya hiç konuşmazlar ya da zor anlaşılan birkaç sözcük kullanabilirler.
-Yutma, çiğneme, salya akıtma sorunları olabilir.
-Düşünce ve isteklerini anlatmada zorlanabilirler.
-Jest, mimik, işaret kullanmaya yönelebilirler.
-İletişim kurmaya karşı isteksiz davranabilirler.
-Çevrelerindeki seslere, konuşmalara ilgisiz davranabilir, dinlemez görünebilirler.
-Anlaşılmaz sesler çıkarabilirler.
-Çevreleriyle ve girdikleri yeni ortamlarda uyum güçlükleri gözlenebilir.
-Yalnız kalmayı tercih edebilirler.
-İsteklerini, düşüncelerini dile getirirken hoş olmayan (vurma, çarpma, ağlama, bağırma gibi) tepkilerde bulunabilirler.
-Dikkat süreleri kısa ve dağınık olabilir.
-Kavramları geç ve uzun zamanda öğrenebilirler.
-Bellekleri zayıf olabilir.
-Öğrendikleri bilgileri transfer edemeyebilirler.

GECİKMİŞ KONUŞMA İÇİN NELER YAPABİLİRİZ?

Sevginiz çocuğunuzun sağlıklı biçimde büyümesine, gelişmesine her şeyden daha çok yardımcı olur. Ona sevildiğini,ailenin önemli bir üyesi olduğunu,kabul edildiğini ne kadar çok hissettirirseniz öz saygısı da o ölçüde gelişir.

Çocuğunuzun kardeşlerinin, arkadaşlarının yaptığınız etkinliklere katılmalarını sağlayın, çünkü; çocuklar birbirlerinden çok şey öğrenirler. Ailenizdeki her üyenin, arkadaşlarınızın, komşularınızın onun için yapabileceği bir şeyler mutlaka vardır. Onlarında bu sürece katılmalarına fırsat verin, iş birliği yapın. Size nasıl yardımcı olabileceklerini önceden anlatın, ortak bir tutum belirleyin. Sizinle birlikte etkinliklere katılan herkesi ödüllendirerek, onlara özel olduklarını hissettirin.

Çevrenizde gecikmiş konuşması olan çocukların eğitimleri ile uğraşan uzmanlar ve kurumlar olup olmadığını araştırın. Onlar size yardımcı olabilirler. Uzmanlara ulaştığınızda onlarla kaygılarınızı paylaşın,öğrenebileceğiniz her şeyi öğrenmeye çalışın.

Gecikmiş konuşması olan çocuğunuz için yapacağınız işlerde zaman zaman zorlanabilir, çaresiz kaldığınızı hissedebilirsiniz. Ancak, yapacağınız çalışmaların çoğu zaman ilginç ve doyum sağlayacağını da unutmayınız. Acıma, kızma, suçlama ve aşırı korumayı bırakarak çevrenizle ve yaşamla barışık olunuz.

Öncelikle kendinize:

  • Ben çocuğumla çalışmak için hazır mıyım?
  • Ev ortamını düzenleyebilir miyim?
  • Zevk ve istekle bu çalışmayı yapabilir miyim?
  • Yeterli sabrı, esnekliği ve tutarlılığı gösterebilir miyim?
  • Ailedeki diğer bireylerin bu çalışmaya gönüllü katılmasını sağlayabilir miyim?

Sorularını sorunuz .

Verdiğiniz yanıtlar “evet” ise, bu aşamada artık çocuğunuzla bireysel ve planlı çalışmanızı

gerektirecek etkinlikleri uygulamaya başlayabilirsiniz.

Nerede, ne zaman çalışabilirsiniz?

Çalışma yapacağınız yerin fazla gürültülü olmayan ve çevrede oyuncak, televizyon çocuğun dikkatini çeken eşyaların olmadığı bir ortam olmasına dikkat edin.

Çalışma zamanını seçerken sizin ve çocuğunuzun uykusuz, yorgun, gergin, fazla tok, aç olmadığı ve evin sakin olduğu saatleri tercih edin. Öncelikle 3-4 dakikalık kısa çalışmalar yapın, çünkü başlangıçta çocuğu sıkmamak önemlidir. Uzun çalışmalar yerine günde birkaç kez tekrarlanan kısa çalışmalarla daha verimli olursunuz. Çocuğun giysilerinin rahat hareket edebileceği nitelikte olmasına da özen göstermelisiniz.

Her çalışma öncesinde kullanılacak materyalleri belirleyin ve hazırlayın. Çalışma esnasında arayarak veya hazırlayarak vakit kaybetmeyin, kullanacağınız materyal elinizin altında olsun.

Çalışmaya nereden başlayacaksınız?

Sizin için önemli olan çocuğunuzun başarılı olduğu bir etkinlik, çalışmaya başlama noktanızdır. Çocuğunuzun, göz göze gelme, ortak ilgi oluşturma, 5-10 dakika süre ile oturmada zorlukları varsa, önce öğrenmeye hazırlık becerileri ile başlayın. Ancak;

a) İyi bir dinleyici olun

b) Çocuğunuzun sizi model aldığını unutmayın:

Bir çok anne, baba ve çocuğun çevresindeki bireyler, çocuğun yanlış söylediği kelimeleri sempatik buluyor örnek; “kipat, şeşer, ayaba, geydi” vs… ve kendileri de bu kelimeleri çocukla birlikte yanlış şekliyle telaffuz ediyor.Farkında olmadan olumsuz kelimeleri pekiştiriyorlar.
Böyle durumlarda; “hayır yanlış söyledin, doğru konuş “gibi tepkiler vermeyiniz. Çocuğunuz; ses,hece ve kelimeleri yanlış söylediğinde, siz doğru şekli ile telaffuz ediniz. Örneğin; çocuk “anne tedi” dedi. Sizde “aferin kedi” dedin gibi pekiştirici geri dönütler kullanınız.

Doğal konuşun, kısa, kurallı ve basit cümleler kullanın, konuşmanızı hecelemeyin. Çocuğunuzla konuşurken uygun jest ve mimikler kullanın, süreç ilerledikçe jest vegayret edin. Çocuğun konuşmalarını taklit etmeyin.

c) Çocuğunuzun konuşma için gösterdiği çabaları ödüllendirin.
Ödülü istediğiniz sesi veya sözcüğü çıkarınca verin. Söyleyebildiği sözcük ve sesler yerine, ısrarla mimik, jest yada kendi tercih ettiği sesler kullanırsa, duymazlıktan, görmezlikten gelin. Sabırla çalışmanıza devam edin.

d) Çocuğunuzun yerine konuşmayın, başkalarının çocuğunuzun yerine konuşmasına da izin vermeyin.

Çalışmaları nasıl değerlendireceksiniz?

Her çalışmadan sonra çocuğunuzun kaydettiği gelişmeleri değerlendirin. Değerlendirme ile ne düzeyde başarı sağladığınızı görmüş olursunuz. Değerlendirmenin sonuçları, çocuğun dili öğrenmede ve kullanmada çektiği güçlükleri ortaya koyacaktır. Ancak değerlendirme yaparken onu başkaları ile kıyaslamayın. Çalışmalarınızı kaydederseniz, değerlendirmeniz daha kolay ve sağlıklı olacaktır.

ETKİNLİK ÖNERİLERİ

Aşağıda dil ve konuşma gelişimini destekleyen bazı etkinlik önerileri bulunmaktadır.Bu etkinlikleri yaratıcılığınıza,çocuklarınızın özelliklerine ve ev ortamının özelliklerine göre yeniden yapılandırabilirsiniz.

ÖĞRENMEYE HAZIRLIK BECERİLERİ İÇİN

Etkinlikleri uygulamadan önce;

  • Çocuğunuzla göz kontağı kurma
  • Dokunma,
  • Dikkat kontrolünü sağlama,
  • Ortak ilgi oluşturma gibi becerileri sağlamış olmalıyız.

KONUŞMA ORGANLARININ HAZIR HALE GETİRİLMESİ İÇİN

Nefes Çalışmaları

  • Masa üstündeki kağıdı üfleyerek hareket ettirme,
  • Aynaya üfleyerek buğu yapma
  • Suyu üfleyerek dalgalandırma
  • Kamışla su veya sıvı içme, üfleme
  • Rüzgar gülü üfleme
  • Mum üfleme
  • Mızıka, flüt gibi müzik aletleri ile denemeler yapma
  • Pinpon topunu üfleyerek masadan düşürme
  • Islık çalma
  • Balon şişirme

Dil, dudak, çene, yüz kasları alıştırmaları

  • Çocuğunuzun dudağının etrafına çikolata,şeker sürüp yalamasını sağlayın,
  • Aynaya bakarak dilini değişik şekillerde hareket ettirme
  • Dondurma, lolipop yalama
  • Dili dışarı çıkarıp-çekme
  • Dudaklarını açıp kapama ve büzme
  • Yüzünüzü komik şekillere sokma ve çocuğunuzun da aynı şekilleri taklit etmesi
  • Çiklet çiğneme
  • Çeşitli yüz hareketleri(gülme, kızma, somurtma, öpme, ağlama v.s) taklit etme
  • Çeşitli sesler çıkarma (kahkaha, hıçkırık, hapşırma)

KONUŞMA GELİŞİM BASAMAKLARI

 YAŞ

 DÖNEM

 DİL VE KONUŞMA

 DİĞER GELİŞİM 

0-1 Ay

Yeni doğan

– Refleksif davranış

– Emme-yutma örüntüsü

– Farklılaşmamış ağlama

– Fonasyona sahip olan fakat tamamlanmamış rezonans içeren yaşamsal sesler

– Yüzüstü konumda başını kaldıramaz

– Görsel ve işitsel tercihler

– Sesin yüksekliğine, perdesine ve süresine duyarlı

– Zamanının %70’ini uyuyarak geçirir.

2-3 Ay

Gıgıldama

– Oral hareketlerde keskin durma ve başlama

– Küçük dilde kapanma veya kapanmaya yakın konum

– Tamamlanmamış rezonansa sahip arka ünsüzler ve orta ünlüler

– Yüzüstü konumda kafasını hafifçe kaldırır ve destekle oturur

– Kendi hareketlerini tekrarlar

– Gözle araştırır

– Keşif oyununa başlar İnsanlara tepki verir

– Sosyal gülümseme

4-6 Ay

Babıldama

– Daha fazla bağımsız dil kontrolü

– Daha uzun ses dizileri

– Daha fazla dudak ve labial ses

– Seslerle denemeler

– Sesin yerini belirlemek için başını çevirme

– Nesneleri ağzına alır

– Destekli olarak yarım saat oturur Yüzlere karşı seçici dikkat

– Hareketleri tahmin eder

– Oyuna tepki verir

 6-10 Ay

Tekrarlı babıldama

– Hece tekrarları

– Artan dudak kontrolü

– Labial ve alveolar patlamalılar (/p,b,t,d/), fakat tam oluşmamış durumda

– Kendi başına yeme

– Emekleme pozisyonunda ayağa kalkma

– Nesneleri manüplasyon yoluyla kaşfetme

– Diğerlerini fiziksel olarak taklit etme

– Jestler

 10-14 Ay

Ses-sözcükler ve ilk sözcükler

– Dilinin ucunu kaldırır

– Çeşitlenmiş babıldama

– Tonlama örüntüleri

– Ses sözcükler– ses-anlam ilişkileri

– İlk sözcükler

– Kendi başına ayakta durur

– Kaşıkla yer

– İlk adımlar

– Problem çözme için deneme-yanılma kullanır

– Ertelenmiş taklit

2 Yıl

 – /p,h,m,n, b, k, g seslerini kazanır– Ayaklarına bakmadan yürür

– Sınırlı rol oynama

– Paralel oyun

3 Yıl

– /d, f, j, t/,  tüm ünlüler

– Kısa eksik cümleler

– 200-300 sözcük haznesi

– Özne ve fiil cümleleri

– 900-1.000 sözcük haznesi

– Parçalara ayırarak keşfeder

– Üç tekerlekli bisiklet sürer

– Temsili çizim

– İnan-bana oyunu

– Oyuncaklarını kısa süreli olarak paylaşır.

 4 Yıl

– /v, z/ seslerini kazanır

– Hikâye anlatır, birçok soru sorar

– 1.500-1.600 sözcük

– Ayak değiştirerek merdiven çıkar

– Sınıflandırma yapar

– 5’e kadar sayar

– Rol oynar

– Kooperatif oyun

 5Yıl

– /r/ sesini kazanır

– Basit sözcükleri yazar

– 2.100-2.00 sözcük haznesi

– Sentaks kazanımı %90 oranında tamamlanır

– Geçmiş ve gelecek zaman kavramı

– Basit oyun oynama

 6-8 Yıl

– Karışık sesler

– 2.600 sözcüklü ifade edici dil haznesi

– Bisiklete biner

– Okur

– Hareket oyunlarından keyif alır

– Rekabet etme

– İzleyicilerden hoşlanır